Her sene duyuyoruz: ‘Pantone yılın rengi açıklandı!’. Peki, işin arka planında ne var, bu renkler nasıl seçiliyor? Hiç düşündünüz mü?
Yılın Rengine Kimler Karar Veriyor?
Sezonda öne çıkacak, trend olacak renklere karar veren demirbaş şirketler var: Pantone Color Institute ve Coloro bunlardan en bilinenleri. Pantone’de isimleri açıklanmayan 8-12 kişilik bir grubun örtülü kapılar arkasındaki toplantısından, WGSN’in kardeş şirketi olan Coloro‘da ise farklı farklı ülkelerden gelen 150 kişilik bir zirveden karar çıkıyor.
Yılın Renginin Formülü Ne?
Rengin seçimi noktasına kadar süren bu yolculukta ilk önce dünyayı etkileyen makro trendler masaya yatırılıyor. Büyük resim teknolojik, sosyolojik, tüketim, ekonomi, çevre duyarlılığı gibi dünyanın gidişatını şekillendiren etkenlerden oluşuyor. Sadece makro değil, mikro trendler de bir o kadar önemli. Sinema, spor karşılaşmaları, global etkinlikler, mimari tasarımlar, konserler, diziler gibi sosyal hayatımızı etkileyen faktörlerin de belli renklerin öne çıkmasında rolü var.
Mikro Trendlere Örnek
Örneğin öncesinde kahverengi; ölüm, toprak ve kiri hatırlatan -pek de iç açmayan- bir renk iken… 3. Nesil kahveciler ve kahvenin envaye çeşidi moda olduğundan beri kahverenginin ‘cappucino’’ ve ‘latte‘ tonlarının yılın en ön çıkan renklerinden olması işte buna bir örnek.

Toplantılara katılan ve bunun karar vericisi olan kişiler bu gözlemleri yapabilmek için Milano, Paris, Londra, New York gibi önemli şehirlerin yanı sıra Orta Doğu’dan Güney Afrika’ya, Brezilya’dan Asya’ya kadar dünyanın her bir köşesini geziyorlar. Gözlemlerle, örneklerle, önerilerle dönüyorlar. Karar masasının çevresinde toplandıklarında ortaya onlarca fikir ve konsept konuyor. Ve en baskın olanları süzülerek, birkaç temaya indirgeniyor. Ve sıra geliyor rengin ismini koymaya…
Neden Pantone Yılın Rengi: Şeftali Tüyü?
Color of the Year 2024
Pantone 2024 için yılın rengini ‘Peach Fuzz‘ (Şeftali Tüyü) olarak belirledi.
Coloro ise Sonbahar/Kış 2023-2024 rengini ‘Apricot Crush’ (Kayısı Aşkı) olarak seçti.

Bu da gösteriyor ki 2024 yılında şeftali ve kayısı tonları öne çıkacak. Peki, neden? Şeftali ve kayısının bize çağrıştırdığı anahtar kelimeleri gelin masaya yatıralım: yaz meyvesi, yaz mevsimi, tatlı, tüylü, yumuşak, kadifemsi, lezzetli, paylaşılan, keyif veren, gülümseten, zahmetsiz, doğadan, doğal, sağlıklı, besleyici, faydalı, ferah, tazeleyici, enerjik, pozitif, sevimli… Eminim benim aklıma gelenlere sizin de eklemeleriniz olacaktır. Genel bağlamda rahatlatıcı, yumuşak, tatlı, enerjik, pozitif hisler etrafında dönüyor anahtar kelimeleriniz değil mi?
Tam da Coloro ve Pantone’nin bu renkleri yılın rengi olarak belirlemesinin sebebi de bu! Onlar da bu anahtar kelimelerle tanımlıyorlar ve de ekliyorlar: ‘Şefkat ve bağlılığı çağrıştıran bu renkler özlemini duyduğumuz toplumsal ve bireyler arası bağlantıyı bize sunacak.” Hem vintage hem modernizm barındıran bu renk, pembe ve turuncunun karışımı ile optimizm ve enerjiyi de temsil ediyor. Pandemiyi arkada bıraktığımız lakin öte yandan da ‘Yoksa Covid-19 geri mi dönüyor?’ diye endişelendiğimiz bugünlerde ihtiyacımız olan ‘Bizi iyi günler bekliyor!‘ pozitif bakışını bize kazandırıyor. İşte renkler bu şekilde duygularımızın dili oluyor.
Pantone ve Coloro gibi renk ustalarına da ‘Yılın rengi bu!’ demek kalıyor.

Renk Seçimi Pazarlama için Neden Önemli?
Ürün, ambalaj, etiket, mağaza dekoru, duvar boyası, koltuk döşemesi, kıyafet, araba, allık, göz farı … Hiç farketmez. Ürünü için renk seçimi bir markanın başarısını direkt etkileyen faktörlerden bir tanesi. Renk seçiminin önemi marka algısına kattığı histe yatıyor. Kilit kelime bu: Rengin çağrıştırdığı duygu. Bu duygu öyle genel bir çerçevede olmalı ki toplumun psikolojisini, hayattan (ve üründen) beklentilerini, düşüncelerini, hayallerini kapsamalı ve dolayısıyla kalbini çalmalı!
Ürünü için doğru renk seçimi bir markanın başarısını garantilemese de, tüketicinin satın alım kararı aşamasında öneminin olduğu kesin. Çünkü hiç kimse duygu durumuna, isteklerine, beklentilerine ters düşen duygular uyandıran bir ürünü satın almak istemez. Karşılığında para vereceği, belli bir tatmin beklentisi ile alacağı ürünün kendisinde uyandırdığı hissin içindeki duygu durumu ile tutarlı olmasını – bilinçsizce – tercih eder.
Bir de şu var ki, müşteri gün geçtikçe daha sık bu renkle karşılaşacak. Sokakta gördüğü birinin üstünde, girdiği mağazanın dekorasyonunda, gittiği kafedeki kupada, arkadaşının omzundaki çantada… Gittikçe gözü alışacak ve renge sempati duymaya başlayacak. Modaseverler içinse ‘trend alarmı’ çalacak: ‘Bu renk moda, ben de giymeliyim!‘ ve gidip bu renkten bir şey alacak. Belki sadece bir sezon giyecek, belki bu renk ona yakışmayacak – ama yine de alacak!:)

Tüm bunlara ek, ‘Şeftali Tüyü’ ve ‘Kayısı Aşkı’ renklerinin ticari ve etik olarak marka konumlandırmada işe yarayan bir tarafı daha var. ‘Gender-neutral’ yani cinsiyetsiz bir renk olması. Ne kadın, ne erkek, ne de herhangi bir ırk ve yaşa ait değil. Olabildiğince dahiliyetçi. Tam da bugünün tüketicisi Z jenerasyonunun gönlüne göre!
Gördüğünüz gibi ‘Yılın Rengi’ konusu oldukça ticari! Duygularımıza ve beklentilerimize oynayarak, istemli veya istemsiz bizi satın alıma teşvik ediyorlar. Tam da Cem Yılmaz’ın dediği gibi: ‘Tamamen duygusal!‘:)
More Trends News
Elon Musk’s Neuralink’s First Human Patient Playing Online Games
The Newest Tesla Robot: Optimus Gen 2
Louis Vuitton Cobra 3D-Printed Shoes on LV Show
Feel free to share with friends